Author: | LingoLibros | ISBN: | 9781301541300 |
Publisher: | LingoLibros | Publication: | September 11, 2013 |
Imprint: | Smashwords Edition | Language: | Turkish |
Author: | LingoLibros |
ISBN: | 9781301541300 |
Publisher: | LingoLibros |
Publication: | September 11, 2013 |
Imprint: | Smashwords Edition |
Language: | Turkish |
Türkçe ve Almanca İki Dilde Hikaye:
Bu kitap, iki dil bilen çocuklar ve iki dilde metinler okumak isteyen diğer kişiler içindir. Diller, genellikle birer veya ikişer cümle olarak birlikte gösterilmiştir. Çeviriyi mümkün olduğunca doğrudan yapmaya çalıştık fakat her zaman ana dili Türkçe olanların günlük konuşma dilini kullandık.
Fesleğen, Biberiye ve Hercai Menekşe kardeşler hayat dolu ve konuşkan küçük bitkiler. Bir şeyler bildiklerini sanıyorlar fakat bu hayvan hakkında hiçbir şey bilmiyorlar. Bir çılgın varsayım bir diğerine yol açıyor ve onları büyük derde sokuyor.
Hikayeden alıntı –
Hercai Menekşe kardeşler, köydeki göletin yanındaki mavi saksıda yaşıyorlardı. Saksıyı Fesleğen, Biberiye ve Kurbağa ile paylaşıyorlardı.
Die Stiefmütterchen Schwestern lebten in einem blauen Blumentopf nahe dem Dorfteich. Sie teilten sich den Topf mit Basilikum, Rosmarin und Frosch.
O sırada, köyde olup biten yeni şeyler hakkında neşeli neşeli sohbet ediyorlardı. Hercai Menekşe kardeşler özellikle dedikodu yapmaktan hoşlanıyorlardı, vakit geçirmeye yardımcı oluyordu.
In diesem Moment unterhielten sie sich gerade angeregt über alle neuen Ereignisse im Dorf. Besonders die Siefmütterchen Schwestern liebten einen guten Tratsch, um die Zeit auszufüllen.
Bu haftanın en sevilen konusu Kurbağa'ydı. Kurbağa farklıydı. Kurbağa bir hayvandı.
Das wöchentliche Gesprächsthema war diesmal Frosch. Frosch war anders. Frosch war ein Tier.
Türkçe ve Almanca İki Dilde Hikaye:
Bu kitap, iki dil bilen çocuklar ve iki dilde metinler okumak isteyen diğer kişiler içindir. Diller, genellikle birer veya ikişer cümle olarak birlikte gösterilmiştir. Çeviriyi mümkün olduğunca doğrudan yapmaya çalıştık fakat her zaman ana dili Türkçe olanların günlük konuşma dilini kullandık.
Fesleğen, Biberiye ve Hercai Menekşe kardeşler hayat dolu ve konuşkan küçük bitkiler. Bir şeyler bildiklerini sanıyorlar fakat bu hayvan hakkında hiçbir şey bilmiyorlar. Bir çılgın varsayım bir diğerine yol açıyor ve onları büyük derde sokuyor.
Hikayeden alıntı –
Hercai Menekşe kardeşler, köydeki göletin yanındaki mavi saksıda yaşıyorlardı. Saksıyı Fesleğen, Biberiye ve Kurbağa ile paylaşıyorlardı.
Die Stiefmütterchen Schwestern lebten in einem blauen Blumentopf nahe dem Dorfteich. Sie teilten sich den Topf mit Basilikum, Rosmarin und Frosch.
O sırada, köyde olup biten yeni şeyler hakkında neşeli neşeli sohbet ediyorlardı. Hercai Menekşe kardeşler özellikle dedikodu yapmaktan hoşlanıyorlardı, vakit geçirmeye yardımcı oluyordu.
In diesem Moment unterhielten sie sich gerade angeregt über alle neuen Ereignisse im Dorf. Besonders die Siefmütterchen Schwestern liebten einen guten Tratsch, um die Zeit auszufüllen.
Bu haftanın en sevilen konusu Kurbağa'ydı. Kurbağa farklıydı. Kurbağa bir hayvandı.
Das wöchentliche Gesprächsthema war diesmal Frosch. Frosch war anders. Frosch war ein Tier.